Mozillanın Tarihi
Firefox'un mimarı Mozilla'nın internete ve açık kaynağa katkıları, A'dan
Z'ye makalemizde...
1998 senesinde, Netscape zor durumlar geçiriyordu. Microsoft'un, Windows'un içine Internet Explorer'ı entegre etmesiyle birlikte IE büyük bir güç kazandı. Internet Explorer 5'in dünyada sahip olduğu pazar payı yüzde 60'ları bulurken, bu rakam Internet Explorer 6 ile birlikte yüzde 90'lara kadar yükseldi.
Çoğu kişi Mozilla'yı, Firefox'un yapımcısı olarak tanır. Mozilla'nın sadece web tarayıcı, e-posta uygulaması ve çeşitli web araçları yaptığını sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Bunlar Mozilla'nın sadece başlangıç noktası. Artık Mozilla, bir tarayıcı yapımcısından çok daha fazlası.
Mozilla, misyonunun "Web'de açık kaynaklığı, yeniliği ve imkanları geliştirmek" olduğunu söylüyor.
Peki ya bu geniş misyon nereden geldi? Anlamı ne? Ve Mozilla'nın bugün peşinde olduğu projeler neler?
Mozilla'nın doğuşu
Netscape, internet devrimini yapan ve açık web'in yaratılışında önde gelen firmalardan biriydi. Microsoft'un bu hamlesine karşı ayakta kalabilmek için, daha uygun fiyata daha fazla insanla çalışabilmek için, Communicator Suite'in kaynak kodlarını, Mozilla Organisation üzerinden halka sundu ve Mozilla isimli gelecek nesil internet Suite'inin yapılması için Mozilla Organisation'u görevlendirdi.
Internet Explorer'ın ezici üstünlüğüne dayanamayan Netscape, AOL'a satıldı ve bu Mozilla Organisation'un, bağımsız Mozilla Foundation'a evrilmesine neden. Yeni Mozilla Foundation, Netscape ve AOL'dan tamamen bağımsız bir kuruluş olarak ortaya çıktı.
Mozilla Foundation oluşumu sırasında amacının "tüm bilgisayar ortamlarındaki kullanıcılara, daha çok yenilik ve daha iyi seçenekler sunmaya çabalamak" olduğunu söylemişti. Mozilla Organisation'dan farklı olarak, Mozilla Foundation'ın amacı bir görevi yerine getirmek değil, yeni görevler yaratmak oldu.
Web'de durgunluk dönemiPeki Mozilla bugünlere nasıl geldi? Aslında Web tarayıcıların bugünlere gelmesindeki başlıca sebep, Mozilla'nın yarattığı rekabet ortamı ve açık web için verdiği uğraşlar.
Ünlü web geliştirici Eric Meyer, Internet Explorer 5'i "Machintosh'da web sörfü için büyük bir adım. Mevcut durumda, Machintosh kullanıcılarına sunulan tarayıcılar arasında açık ara lider durumda..." sözleriyle tanımlıyor. Bu övgüleri, zamanında verdiği CCS1 ve CCS2, PNG desteği ve Text Zoom gibi yenilikçi özellikleri sayesinde almıştı Internet Explorer 5.
Microsoft'un tarayıcı piyasasına egemen olmasının arından herşey değişti.Rekabetin bitmesiyle birlikte yenilikler de sona erdi. Internet Explorer 6 ve 5 arasında iki yıl, 6 ve 7 arasında ise 5 yıl gibi uzun süreler vardı. Ayrıca bu sırada Microsoft, Windows dışındaki platformlara verdiği Internet Explorer desteğini de kesti-bundan önce Mac ve Solaris sistemlerde de Internet Explorer kullanılabiliyordu.
Internet Explorer baskın tarayıcı olduğu için pek çok site sadece IE üzerinde çalışmak için tasarlandı. Internet Explorer 6 sadece XP üzerinde çalıştığı için ve sitelerin çoğu sadece Internet Explorer 6 ile çalıştığı için kullanıcıların bir yandan da Windows lisans ücreti ödemesi gerekiyordu.
Ortada bir problem olduğu açıkça görülebiliyordu ve Mozilla bu durumda misyonunu açık ve rekabetçi interneti desteklemek olarak belirledi.
Bir tarayıcıdan daha fazlasıInternet Explorer'ın tarayıcı pazarındaki ezici üstünlüğüne rağmen Mozilla bu savaşa girmeye karar verdi ve kullandığı silah olarak da Firefox ortaya çıktı.
Yeni tarayıcıyı planlarken amacını "web'e açık kaynak standartlarını getirebilecek pazar payına sahip bir tarayıcı yapmak" olarak belirledi Mozilla Foundation. Bu durumda tasarlamaları gereken tarayıcı hem rekabetin üstün tarafında olmalı hem de web standartlarına uyumlu olmalıydı.
Firefox'un kullanıcı sayısı arttıkça, geliştiriciler de sadece Internet Explorer standartlarını değil, açık standartlara uygun siteler tasarlamaya yöneldi. Eğer bu yeni duruma ayak uydurmasalardı, kayda değer sayıda bilinçli bilgisayar kullanıcısını kaybetme riskiyle karşı karşıya kalacaklardı. Ve Mozilla'nın planı işe yaradı
Firefox çok kısa sürede 100 milyonun üzerinde indirilme sayısına ulaştı ve pazar payı yüzde 10'un üzerine çıktı. Hatta bazı bölgelerde yüzde 50'nin üzerine çıktığı bile oldu.
Firefox'un kazandığı bu başarı pazara girmek isteyen alternatif tarayıcılara da cesaret verdi ve Internet Explorer'ı da yeniden yenilik yapmaya zorladı, bu çabalarının eseri olan Internet Explorer 9 hiç fena sayılmaz.
Mozilla'nın öncülüğünde gelişen rekabet şu anda Google, Microsoft ve Mozilla arasında kıyasıya devam ediyor ve bu rekabetten kazançlı çıkan, hergün daha iyi, güvenli ve hızlı olması için yenilikler üretilen web oluyor.
Takip ve kimlik, Mozilla'nın BrowserID çözümüÇevrimiçi reklam şirketlerinin ve web geliştiricilerinin davranışları, internet kullanıcılarını tedirgin ediyor. Çünkü geçtiğimiz yıllarda, reklamcılar kullanıcıları pek çok web site arasında "takip etmeye" başladılar.
Diyelim ki bir tatil sitesini gezdiniz, bundan sonra başka sitelerde de (tatil ile alakası olmasa dahi) karşınıza çıkacak olan reklamlarda otelleri veya tur şirketlerini göreceğinizden emin olabilirsiniz.
Bu durum yararlı olabilir, yani ilgi duyduğunuz reklamların karşınıza çıkması fakat aynı zamanda da kötü bir yanı da olabilir. Reklamcılar sizin kim olduğunuz hakkında detaylı bilgiler toplayabilir: nerede yaşadığınız, ilgi alanlarınız, hangi rahatsızlıklarınızın olduğu... liste bu şekilde uzayıp gider.
İşin kötü yanı, çok az kullanıcı bu durumdan haberdar. Bilinçli kullanıcılar da bu tür durumlardan kaçınmak için düzenli olarak çerezlerini silebilirler fakat bazı reklamcılar tüm bunları yapsanız dahi sizin hakkınızda bilgi toplamaya devam edebiliyor.
Bu rahatsızlığa Mozilla'nın getirdiği çözüm ise Do Not Track (Takip etme). Aktif edildiği takdirde, tüm web sitelerine, kullanıcının hiçbir şekilde takip edilmek istemediğini söyleyen sinyaller gönderiyor.
Çok basit ve etkili şekilde çalışan bu sistemi Microsoft ve Apple'ın da tarayıcılarına entegre etmesiyle beraber, artık yeni bir standart haline geliyor.
KimlikGünümüzde neredeyse her sitenin kendi üyelik sistemi var. Yorum, tavsiye, takip vb. şeyleri daha öznel bir hale getirmek için bu sistem kullanılıyor. Her yeni siteye kaydımızda, bize aynı can sıkıcı şeyler soruluyor. Bu işlem aynı zamanda güvensiz de.
Ayrı siteler, platformlar için farklı şifreler kullanmak gerektiğini herkes biliyor fakat onlarca şifreyi hatırlaması zor olduğu için hep birkaç şifre çifti kullanılıyor veya çok sayıda şifre kolay hatırlanabilmesi için kolay hacklenebilir şifreler arasından seçiliyor.
Yeni ortaya çıkan bir diğer giriş sistemi de, siteye üye olmadan, Facebook yada Google hesabı ile giriş yapmak fakat bu daha tehlikeli çünkü siteye kendiniz hakkında çok daha fazla bilgi vermiş oluyorsunuz.
Mozilla'nın bu soruna sunduğu çözüm ise BrowserID. Bu sayede kullanıcılar sadece tek bir kimlik düzenliyorlar, böylece güçlü bir şifre ile de korunabiliyor. Belirlenmiş bir otorite olmadığı için tüm e-posta sağlayıcıları BrowserID ile çalışabiliyor. Kullanıcı, kendi tarayıcısından giriş yaptığı sürece özel bilgileri korunmuş oluyor.
Eğitim ve Gazetecilik
Açık web'in başarısını devam ettirebilmesi için yeni nesillerin sadece özgürlük ve açıklık hakkında bilgi sahibi olması ve bunları önemsemesi değil, aynı zamanda teknolojinin sosyal konularda nasıl kullanılıcağını öğrenmesi gerekiyor.
Eric Schmidt, İngiltere'deki bilgisayar eğitim metodlarını şu sözlerle eleştirdi: "Yazılımın nasıl kullanılıcağına odaklı eğitim yapıyorlar fakat nasıl yapıldığına dair hiçbir şey öğretilmiyor."
Word yada Excel kullanıyor olabilirsiniz ya da bir Facebook profili yaratabiliyor olabilirsiniz, fakat eğer bilgisayarların nasıl çalıştığını anlamazsanız, bu teknolojilerin dezavantajlarını asla anlayamazsınız.
Mozilla eğitimde, bedava ve en etkili araçlardan birini kullanıyor, web tarayıcı. School of Webcraft (Web eğitimi okulu) başlığı altında web programlayı anlatan pek çok kaynağı barından bir platform. Ayrıca platform üzerinde kullanıcılar birbirlerine ders verebiliyor yada yardımlaşabiliyorlar.
Ayrıca Hackasaurus projesi üzerinde de yoğun çalışmaları var. Projenin amacı ilkokul çağındaki çocuklara interaktif anlatımlar ve sınıf aktiviteleri yoluyla hack yapmayı öğretmek.
Pek çok Mozilla gönüllüsü de yerel okullara giderek çocuklara web programlamayı öğretiyorlar.
Gazetecilik Web, gazeteciliği de değiştiriyor. Gazeteciler internet sayesinde pek çok kaynaktan bilgi toplayabiliyorlar- Twitter, basın açıklamaları, olay yerindeki muhabirler vb. tüm bu kaynaklardan gelen haberler "son dakika" olarak başlıklara taşınıyor. Böylece habere her an her yerden ulaşabiliyoruz.
Mozilla, Knight Foundation ile beraber çalışarak hackerların gazetecilikle ilgili problemler üzerinde çalışmasını sağlıyor. BBC, El Cezire, Zeit Online, the Guardian ve Boston Globe gibi dev haber şirketleriyle işbirliği içinde çalışan hackerlar, bu şirketlerin problemlerini çözüyor ve haberlerini dijital çağa daha uygun hale getiriyorlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder